Kur farklarının değerleme açısından yorumu ve faturalandırılması ile ilgili genel bir uygulama farklılığı bulunduğu gözlemlenmektedir.
Aşağıdaki açıklamalar Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın konuya ilişkin ikincil görüşlerini içermektedir.
Geneli itibariyle katılmamakla beraber uygulamalarda "KDV açısından vergiyi doğuran olayın kaçırılması veya kur farkına ilişkin KDV'yi indiren şirketlerimizin indirimlerinin reddi gibi" bir eleştiri görmemeleri adına konuyu değerlendirmeleri önem arz etmektedir.

1 seri no’lu KDV Uygulama Genel Tebliğinde bedelin döviz cinsinden veya dövize endekslenerek ifade edildiği işlemlerde, bedelin kısmen veya tamamen vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu tarihten sonra ödenmesi halindesatıcı lehine ortaya çıkan kur farkı esas itibarıyla Vade Farkı mahiyetinde olduğundan, matrahın bir unsuru olarak vergilendirilmesi gerekmektedir. Bu durumda ilk faturaya atıf yaparak vade farkı/kur farkı faturası ödeme tarihinde kesilecektir.

Buna göre, teslim veya hizmetin yapıldığı tarih ile bedelin tahsil edildiği tarih arasında ortaya çıkan lehte kur farkı için satıcı tarafından fatura düzenlenmek ve faturada gösterilen kur farkına, “teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran” uygulanmak suretiyle KDV hesaplanır.

Bedelin tahsil edildiği tarihte alıcı lehine kur farkı oluşması halinde, kur farkı tutarı üzerinden alıcı tarafından satıcıya bir fatura düzenlenerek, teslim ve hizmetin yapıldığı tarihteki oran üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

*Yıl sonlarında ve geçici vergi dönemlerinde, Vergi Usul Kanunu uyarınca yapılan değerlemeler sonucu oluşan kur farkları üzerinden KDV hesaplanmaz.

Mezkur Genel Tebliğe göre teslim ve hizmet işlemlerine ait faturada ayrıca gösterilen vade farkları matraha dahil edilir ve işlemin tabi olduğu KDV oranı üzerinden vergilendirilir.

Öte yandan, vadeli işlemlerde bedelin zamanında ödenmemesi nedeniyle ortaya çıkan yeni vade farkları da, vadeli satışa konu teslim ve hizmete ilişkin matrahın bir unsuru olduğundan, bu vade farklarına ait KDV vadeli satışa konu teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemlerin tabi olduğu oran üzerinden hesaplanır.

Ayrıca, teslim veya hizmetin yapıldığı tarih ile bedelin tahsil edildiği tarih arasında ortaya çıkan lehte kur farkı için satıcı tarafından faturada gösterilen kur farkına, teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran uygulanmak suretiyle KDV hesaplanır.

Bedelin tahsil edildiği tarihte alıcı lehine kur farkı oluşması halinde, kur farkı tutarı üzerinden alıcı tarafından, teslim ve hizmetin yapıldığı tarihteki oran üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

60 seri nolu KDVK Sirkülerine göre (Yurt İçi Teslimler ile İhraç Kayıtlı Teslimlerde Oluşan Kur Farkları Bölümü) KDV Kanununun 26 ncı maddesinde, bedelin döviz ile hesaplanması halinde dövizin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki “cari kur” üzerinden Türk parasına çevrileceği hüküm altına alınmıştır.

Konu ile ilgili 105 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin E bölümünde açıklama yapılmıştır.

  • Yurt içinde KDV uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ilişkin olarak,

- KDV dahil toplam bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ortaya çıkan kur farkı bedeline iç yüzde oranı uygulanarak,

- Dövize endeksli toplam bedele KDV'nin dahil edilmemesi durumunda vergiyi doğuran olay ile ödeme tarihi arasında ortaya çıkan kur farkları üzerinden lehine kur farkı ortaya çıkan mükellef tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanması ve kur farkının ortaya çıktığı dönemde her iki mükellef tarafından genel esaslar çerçevesinde işlem yapılması gerekmektedir.

KDV Kanununun 11/1-c maddesi hükmü gereğince tecil-terkin uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ait bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ihracatçı lehine ortaya çıkan kur farkları için ihracatçı tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir. Söz konusu KDV imalatçı tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir. İmalatçı lehine kur farkı ortaya çıkması halinde 25 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin D bölümüne göre işlem yapılması gerekmektedir.

  • Maliye Bakanlığına göre yurtiçi firmalardan yapılan dövize endeksli mal alımlarına istinaden düzenlenen sözleşmede döviz kurunun taraflarca belirlenmesi halinde,   (avans olarak yapılan ödemelerde dahil)  düzenlenecek satış faturalarında  Türk Lirası karşılığının gösterilmesi şartıyla, sözleşmede belirlenen  döviz kuru üzerinden ilgili bedelin Türk Lirasına  çevrilerek defter kayıtlarına geçirilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.

Buna karşın, dövize endeksli  mal alımlarına istinaden taraflarca mal alım sözleşmesinde döviz  kurunun  belirlenmemiş olması   ve satış faturasında mal bedelinin  T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanması durumlarında, ödeme için taraflarca döviz kuru belirlenmediği takdirde düzenlenecek satış faturalarındaki bedelin T.C. Merkez Bankası “Döviz Alış Kuru Üzerinden” Türk Lirasına çevrilerek  defter kayıtlarına geçirilmesi,  ayrıca fatura düzenleme tarihinden, ödemenin gerçekleştiği tarihe kadar lehe oluşan kur farkları için satıcıya, aleyhe oluşan kur farkları için ise satıcı tarafından fatura düzenlenerek, teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran üzerinden KDV hesaplanması gerektiği ifade edilmektedir.[1].

**Bir başka olayda çek ve senetlerin ciro edildikten veya kırdırıldıktan (ödeme gerçekleştirildikten) sonra nihai olarak tahsil edildiği tarihe kadar oluşacak kur farklarının KDV matrahı ile bir ilişkisi bulunmadığı vurgulanmaktadır.

Bu nedenle, döviz cincinden veya dövize endeksli olarak düzenlenen ve vade tarihinden önce ciro edilen veya kırdırılan çek ve senetlerin ciro veya kırdırılma tarihinden sonra oluşan ve işlemin matrahında herhangi bir değişiklik meydana getirmeyen kur farkları için fatura düzenlenmesine ve KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır[2].

  • Benzer şekilde başka bir özelge de çekin ciro edilmesi tahsil hükmünde olduğundan ciro edilen tarih ödeme tarihi olarak dikkate alınacak ve vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi (ciro edilme tarihi) arasında ortaya çıkan kur farkı üzerinden, lehine kur farkı ortaya çıkan mükellef tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanacaktır[3].

  • Bu kapsamda dövizli alacağın kaynağı çek ciro edildiği tarih itibariyle KDV li fatura düzenlenmesi gerekecektir.

Bir başka görüşe göre, ithalatta vergi matrahına dahil unsurlardan olan ithal edilen eşyayla ilgili olarak sonradan ortaya çıkan fiyat farklarına isabet eden KDV nin,  Gümrük Kanunu çerçevesinde ilgili gümrük idaresine beyan edilerek ödenmesi gerekmekte olup, bu verginin 2 No.lu KDV Beyannamesi ile bağlı bulunduğunuz vergi dairesine  beyan edilip ödenmesi mümkün  bulunmamaktadır[4]”.

Benzer görüşe göre ithalatta vergi matrahına dahil unsurlardan olan ithal edilen eşyayla ilgili olarak sonradan ortaya çıkan ve vadeli ithalattan kaynaklanan kur farklarına isabet eden KDV'nin, ilgili gümrük idaresine beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir[5] .


[1]Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı02/01/2012 Tarih Ve B.07.1.GİB.4.99.16.01.0-VUK-280-6 Sayılı Özelgesi

[2] Gelir Yönetimi Daire Başkanlığı-I, B.07.1.GİB.0.01.53-010-19 sayı, 02/11/2011 Tarihli Özelgesi

[3] İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, 39044742-KDV.24-979 Sayı Ve 04/07/2013 Tarihli Özelge,

[4] Denizli Vergi Dairesi Başkanlığı, B.07.1.Gib.4.20.15.01-40-Muk-2011-200-67 Sayı, 02/02/2012 Tarihli Özelge,

[5] İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, 39044742-130-1029 Sayı Ve 18/04/2014 Tarihli Özelge,

Saygılarımızla, 

 

WeCreativez WhatsApp Support
ADEN YMM